İşte Sancaktaroğlu'nun 6 aylık değerlendirmesi;
ODD’nin raporundaki bilgiler ışığında, rekorların kırıldığı 2015 ile karşılaştırdığımızda, ilk 6 ayda otomobil satışları %3 artarken, hafif ticari araç pazarı %4 azaldı. Haziran özelinde otomobil satışları %5, hafif ticari araç satışları %11 arttı. Haziran’daki otomobil satışlarının %63’ü dizel, %57’si otomatik vitesli oldu. En yüksek satış yine %50 ile C segmentinde olurken gövde tipi açısından %49’u sedan oldu.
ACEA raporunu incelediğimizde, Avrupa’da binek araç satışlarının Haziran’da %6,9 artarken pazarın ilk 6 ayda %9,4 arttığını görüyoruz. Bu artışın 34 aydır devam ettiğini de söylemekte fayda var (2007’nin Haziran Ayı’nda otomotiv pazarının olumsuz ekonomik gelişmelerden etkilenmeye başladığını görmüştük). VW Grubu bu dönemde satışlarını %4,2 artırırken, PSA %5,9, Renault Grubu (Renault ve Dacia) %12,6, FCA (Fiat-Chrysler) Grubu %16,8 oranında satış artışı elde etmiş durumda.
15 Temmuz akşamı yaşadığımız menfur darbe girişimi sonrasında, otomotiv satışlarında da bir dalgalanma oldu. Bu tip dalgalanmalarda firmaların çoğunlukla aldığı tedbir, önemli bir harcama kalemi olan iletişimi asgari seviyeye indirmektir. Bu tedbir her ne kadar firma finansallarına olumlu olarak yansıyor gözükse de, özellikle orta ve uzun vadede satış kaybı olarak geri dönmektedir. Benim tavsiyem, iletişime devam etmek, müşteri takibine daha da önem vererek yaratılan fırsatların kaçmasına engel olmaktır. Günümüzdeki dijital dünyada bu konuda kullanılan tekniklere ve iletişime yapılan doğru yatırımların firmaların pazar paylarına ve satışlarına ne kadar olumlu etki yaptığını gözlemliyoruz.
