- Opel markası son  birkaç yıldır Avrupa pazarında ve Türkiye’de başarılı sonuçlar alıyor. Bu başarılı sonuçlar ve Pazar payı artışının nedenleri nelerdir?

- Ülkemiz otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2016 yılı ilk yedi ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 2 azaldı. Biz Opel markamızla aynı periyotta satışlarımızı geçen yıla göre yüzde 15 arttırarak ülkemizin en çok tercih edilen ilk üç markası içinde yer almayı başardık. Avrupa genelindeki durumuma baktığımızda da Opel markamızın en çok satan dördüncü marka konumunda olduğunu görüyoruz. Diğer bir deyişle satış, pazar payı ve karlılık bağlamında elde edilen başarılar hem Avrupa hem de ülkemiz pazarı için geçerli. 2016’nın ilk yedi ayında elde ettiğimiz bu başarının arkasında ülkemiz otomotiv pazarında yoğun talep gören motor seçeneklerini sunuyor konuma gelmemiz önemli bir rol oynuyor. 2016 yılı Temmuz ayı sonunda ülkemiz pazarında dizel otomobil satışlarının payının yaklaşık yüzde 65 ve otomatik şanzımanlı otomobillerin payının yüzde 60 dolaylarında olduğunu görüyoruz. Bu rakamların da gayet net şekilde ortaya koyduğu gibi Dizel ve Otomatik şanzımana sahip motor seçeneklerini sunuyor olmanız ülkemiz pazarında anahtar oyuncu olmak için önemli kriterlerden biri. Opel markamızla Mokka, Astra, Insignia, Zafira ve Meriva modellerimizle en yoğun ilgi gören 1.6 Dizel ve Otomatik şanzıman seçeneğini otomobil severler için zengin ekipman seviyeleri eşliğinde sunmamız markamıza önemli bir rekabet gücü veriyor.

- Opel’in yeni model yatırımları devam ediyor, yakın zamanda hangi yenilikler var?

- Tarihimizin en iddialı ürün ve motor çeşitliliği atılımını gerçekleştiriyoruz. Gençleşen ürün yelpazesi markamızın pazarda elini güçlendiren unsurlardan birisi. 2014’te otomobillerimizin ortalama yaşı 4,7 iken, 2016 sonunda bu ortalama 2,9 olacak. Bu trend önümüzdeki yıllarda da sürecek. 2016-2020 yılları arasında pazara 29 yeni otomobil sunacağız. Bunların arasında Insignia’nın yanına gelecek yeni bir amiral gemisi ve elektrikli otomobil Ampera-e de bulunuyor. Ayrıca ürün gamımıza bir SUV eklemek için 250 milyon Euro’luk yatırım gerçekleştiriyoruz. Bu araç da 2020 yılına kadar müşterilerimizin beğenisine sunulacak. Opel markamız olarak ülkemizde olduğu kadar Avrupa genelinde de önemli bir yükseliş trendi gösteriyoruz.

- Paris Otomobil Fuarı’nda hangi yenilikleri sergileyeceksiniz?

- Paris Otomobil Fuarı her sene otomobil severlerin merakla beklediği bir etkinlik ve Opel markamız olarak bu sene de ziyaretçilere heyecan verici yeni ürünlerimizi tanıtacağız. Bu yeniliklerin başında elektrikli otomobil pazarına iddialı giriş yapacak Ampera-e de bulunuyor. 0 emisyon değerine sahip olan bu otomobil, 360 nm tork ve 206 hp gücüyle çevreci olduğu kadar güçlü de. Ayrıca menzili de piyasada olan çoğu elektrikli otomobilden daha uzun. Tam menzil değeri ve benzeri detayları merak eden otomobil severlerin Paris Otomobil Fuarı’nda bizi takip etmelerini öneriyorum. Ampera-e’nin yanı sıra Karl Rocks’ı da otomobil meraklıları ile fuarda buluşturacağız.

- Mokka X’ten kısaca bahsedebilir misiniz? Ne zaman Türkiye’de olacak?

- Yeni Mokka X bir önceki nesil Mokka’nın güçlü yönlerini koruyup, gözle görülür iyileştirmelerle daha da çekici hale geldi. Yeni Mokka X gerek maceracı dış tasarımı ile gerekse de daha da zarifleşen iç tasarımı ile ülkemiz pazarında ilgiyle karşılanacağına inanıyoruz. Opsiyonel olarak sunacağımız adaptif dört çeker sistem ile birlikte Opel Eye ön kamera ve AFL LED farlar gibi güvenli sürüşe destek veren özellikleri, Mokka X sürücülerine şehrin rutininden çıkıp biraz macera yaşamalarına imkan veriyor. Bu modelimiz ülkemiz pazarında müşterilerle 2016 sonbaharında buluşacak.

- Yılın son çeyreğindeki Pazar beklentiniz nedir?

-  Temmuz’un ikinci yarısı otomotiv sektörü için zor geçti. Ancak geçtiğimiz 10 yılda sağlam temeller üzerinde oturan ekonomimiz, uzun soluklu ve kalıcı kırılmalara yol açabilecek gelişmeler karşısında eskiden olduğu gibi uzun süreli bir durgunluğa girmiyor ve en kısa sürede hiçbir şey olmamış gibi rutinine hızla dönme kabiliyetine sahip. Nitekim Ağustos ile birlikte toparlanmaya başladığımızı söyleyebilirim. Kasım ve Aralık’ta hareketlilik daha da artacaktır. Yılsonunda toplam pazarın ise 850-900 bin civarında olacağını düşünüyorum. Bu da bence çok düşük bir rakam değil. Opel markamız olarak, öngörülerimize uygun şekilde satışlarımızın yüzde 50’sinden fazlası Astra modelimizin satışlarından (yaklaşık 17 bin adet) geldi. 2015 yılı Ocak ayından bu yana gerçekleşen satışları dikkate aldığımızda Opel markamızın sürekli ve düzenli olarak toplam pazar payı ve binek araç pazar payını arttırdığını görüyoruz. Bu başarı doğru ürün gamını müşterilerimize sunmamızın bir yansıması ve önümüzdeki aylarda pazardaki yerimizi daha da güçlendireceğimizin açık bir göstergesi. Hedefimiz 2016 yılında bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz en yüksek satış rakamına ulaşarak 65 bin adet üzeri bir satış ve yılı ilk üç marka içinde tamamlamak. 

Yeni Birlik Gazetesi’nden alınmıştır