acelik @ otomobilgazetesi.com

Bir şirketin, bir markanın başına gelebilecek en büyük krizlerden biri geldi VW’nin başına. Emisyon kriziyle ilgili binlerce doğru/yanlış haber yapıldı. Şimdi bu haberler üzerinde durmayacağım. Olayın patladığı ilk günden itibaren gazeteci refleksimle kendime  “VW bu krizi nasıl fırsata çevirebilir?” sorusunu sormakla başladı. Alman devi bir markanın içine düştüğü bu durumdan nasıl çıkacağını ve hatta bunu nasıl fırsata çevireceğini merakla bekliyordum. Haberi ilk kez geçen hafta Habertürk Gazetesi otomotiv editor Hakan Özenen’in kaleminden okudum. “Geri çağırma” yerine “takas” formülünün şu anda sadece “fikir” olarak ortaya atılması bu krizin atlatılmasında lk ve önemli bir adım olarak gözüküyor.  Konu kısaca şöyle özetlenebilir:

Volkswagen, geri çağıracağı dizel araçlar için düşük faizli, cazip takas natifleri düşünüyor. Bu durum gerçekleşirse, dizel Volkswagen araçların Türkiye'de de uygun fiyatla satışa sunulması mümkün olduğu konuşulsa da Türkiye’de kullanılmış araç ithalatına izin vermediği için bunun olması mümkün değil. Volkswagen,  emisyon skandalı sonrası geri çağırmayı düşündüğü 1,6 dizel araçlar için yeni bir çözüm bulmuşa benziyor. Geri çağırılması planlanan 3 milyon araç için parça değişikliğinin yanısıra, takas natifi de sunmanın yolları aranıyor… Alman haber ajansının haberine göre bilgi Volkswagen yöneticilerinden alınmış fakat düşük faizli takas imkanını kilometresi yüksek araçların sahipleri tarafından cazip bulunabilecek yöntemin henüz fikir aşamasında olduğu söyleniyor. 8.5 milyon dizel Volkswagen araç takasla satılacak. Volkswagen’in Avrupa’da skandala dahil olan 1,2 dizel, 1,6 dizel ve 2.0 dizel motorlu toplamda 8 milyon aracı var. Volkswagen Euro 3 ve Euro 4 normlarına sahip 500 bin aracını da gönüllü geri çağıracağını açıklamıştı. Takas ve düşük faiz imkanı ise sadece 3 milyon 1.6 dizel motorlu araç için düşünülüyor. Skandal nedeni olan araçlar emisyon kriteri olmayan ülkelere satılacak…

Peki Türkiye krizi nasıl yönetti?

Yıllardır, satış ve pazarlama başarısı içinde olan VW Türkiye - Doğuş Otomotiv yöneticileri hiç de beklemedikleri bu skandalla karşı karşıya kaldılar. Yıllardır önemli satış ve imaj başarılarına imza atıyorlardı. Bence VW Türkiye yöneticileri  yerinde ve tatmin edici açıklayacağı bilgilendirmelerle krizi iyi yönettiler. Son haftalarda “insana dokunan” reklamlarıyla da doğru mesajlar veriyorlar.  Şu anda Jetta ve Caddy modellerinin geri çağrılmasıyla sorun çözülmüş gibi duruyor. Başka sürprizler de çıkar mı bilinmez? Ama bu olayın patlak vermesinden sonra VW Türkiye’nin Türkiye’deki satış performası herkes tarafından merak ediliyor.