Bununla beraber ikinci çeyrekte sektörün araç parkında bulunan hibrit ve elektrikli araçların payının yüzde 11,8’e yükselmesi dikkat çekti. Sektörün yılın ilk yarısında ödediği vergi tutarı toplamda 24,5 milyar TL’yi buldu. Operasyonel araç kiralama sektörü, yılın ilk yarısında 50,7 milyar TL tutarında araç alımı gerçekleştirdi. Artan kredi faizlerinin kira maliyetlerini oldukça yükselttiğini söyleyen TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı Özarslan A. Tangün, “Pandemi sonrası dünyada yavaşlayan ekonomik aktivite, tedarik zincirinde yaşanan bozulma, küresel enflasyon baskısı, artan maliyetler ve finansmana erişimde yaşanan sıkıntılar ticari hayatta zorluklara neden oldu. Bu sorunların yarattığı zorlukları halen yaşamaya devam ediyoruz. Araç kiralamaya talep olmasına rağmen, artan maliyetler ve finansmana erişimde yaşanan zorluklardan ötürü sektörümüz arzu edilen büyümeyi yakalayamıyor. Enflasyonun kontrol altına alınması ve doğru vadeli ve de makul maliyetli finansmana erişimin olması durumunda sektörümüzün büyüme ivmesi artacaktır” dedi.
 
Araç kiralama sektörünün çatı kuruluşu Tüm Oto Kiralama ve Mobilite Kuruluşları Derneği (TOKKDER), bağımsız araştırma şirketi NielsenIQ iş birliği ile hazırladığı, 2025 yılı ilk yarı sonuçlarını içeren “TOKKDER Operasyonel Kiralama Sektör Raporu”nu açıkladı. Rapora göre, operasyonel araç kiralama sektörü 2025 yılının ilk 6 ayında 2024 yılı sonuna göre yüzde 6,5 daraldı. Sektörün filosunda bulunan araç adedi 235 bin 400’e gerilerken aynı dönemde sektörün aktif büyüklüğü ise 302 milyar TL oldu.  2024 yılı sonunda sektörün araç parkı 252 bin adet seviyesindeydi.
 
Rapora göre, Renault yüzde 18,6 pay ile Türkiye operasyonel araç kiralama sektörünün en çok tercih edilen markası olmayı sürdürdü. Renault’yu yüzde 16,0 ile Fiat, yüzde 9,0 ile Toyota, yüzde 8,8 ile Volkswagen ve yüzde 8,0 ile Ford takip etti. Sektörün araç parkının yüzde 46,6’sı kompakt sınıf araçlardan oluşurken, küçük sınıf araçlar yüzde 31,4 ve üst-orta sınıf araçlar yüzde 10 pay aldı. 2025’in ikinci çeyreğinde operasyonel araç kiralama sektörünün filosundaki hafif ticari araçların payı yüzde 7,0 olarak gerçekleşti. Raporda sektörün araç parkında yer alan hibrit ve elektrikli araçların payının artmaya devam etmesi dikkat çekti. Buna göre, sektörün araç parkının yüzde 59’luk bölümünü benzinli araçlar oluştururken, dizel araçların payı yüzde 29,2’ye yükseldi. Hibrit ve elektrikli araçların payı ise yüzde 11,8’e yükseldi.
 
Karoser tipinde sedan açık ara lider!
 
TOKKDER raporunda yer alan bir başka veri ise operasyonel araç kiralama sektöründeki gövde tipine göre araç tercih sıralamasında sedan birinciliğinin devam etmesi oldu. Bu kapsamda, sedan gövde tipine sahip araçlar yüzde 42,4 ile birinci sırada, hatchback gövde tipine sahip araçlar ise yüzde 25,9 ile ikinci sırada yer aldı. SUV araçlar ise yüzde 23 ile üçüncü sırada yer aldı. Bu araçları yüzde 0,8 ile station wagon gövde tipine sahip araçlar takip etti. Sektörün toplam araç parkının yüzde 84,4’ünü otomatik vitese sahip araçlar oluştururken, manuel vitesli araçların payı ise yüzde 15,6 olarak gerçekleşti.
 
Sektör ekonomiye katkı sağlamaya devam ediyor!
 
Operasyonel kiralama sektörü 2025 yılında da ekonomiye önemli oranda vergi girdisi sağlamaya devam etti. Sektörün yılın ilk yarısında ödediği vergi tutarı toplamda 24,5 milyar TL’yi buldu. Sektör, yılın ilk yarısında 50,7 milyar TL tutarında araç alımı gerçekleştirdi. Bu tutar, 2024 yılı genelinde 95,8 milyar TL seviyesindeydi. Yılın ilk yarısında operasyonel kiralama ve filo yönetiminde toplam müşteri sayısı 2024 yılı sonuna göre yüze 12 civarında azalarak 24 bin 400 adede düştü. 2024 yılının aynı döneminde   bu rakam 29 bin 200 müşteriydi. Müşteri başına düşen araç sayısı ise yılın ilk yarısında 9,0 adet olarak gerçekleşerek 2024 toplamındaki 8,3 adedi geride bıraktı.
 
Raporu değerlendiren TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı Özarslan A. Tangün, “Günümüzde kaynaklar, mevcut koşullar nedeniyle, sınırlı hale geldi. Bu sebeple, kaynakları mümkün olduğunca verimli kullanmak sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşıyor. Kaynaklarını verimli kullanmak isteyen şirketler, ticari faaliyetlerinde ihtiyaç duydukları araçları temin etmek için satın alma alternatifi yerine artan oranda operasyonel kiralamayı tercih ediyor. Bu sayede öz kaynaklarını ve kredi limitlerini ana faaliyet alanlarında değerlendirme imkânı bulurken araç sahipliğinden kaynaklanan birçok maliyet kalemini ve riski de bertaraf etme imkânı elde etmiş oluyorlar.  Sağlıklı analiz yapan her şirketin kiralamayı tercih etmesi lazım. Kiralama dünyada da büyüyor, bizde de büyümeye devam edecektir. Şirketlerin araç parkı dikkate alındığında, kiralamanın büyümesi konusunda yüksek potansiyeli görebiliyoruz. Verimlilik, tasarruf ve risk yönetimi açısından sunduğu birçok avantaja rağmen, ülkemizde iş amaçlı kullanılan araçların ancak yaklaşık yüzde 10’u operasyonel kiralama yöntemiyle finanse edilmiş durumda. Avrupa Birliği ülkelerinde ise şirket araçlarının finansmanında operasyonel kiralamanın payı son 7 yıl içinde yüzde 48’den yüzde 57’ye çıktı. Sektörümüzün büyüklüğünü olması gereken noktaya taşımak için, operasyonel kiralamanın faydalarını anlatarak uluslararası ve büyük ölçekli yerel şirketlerin yanı sıra KOBİ’lerin de şirket araçlarının finansmanında artan oranda operasyonel kiralama yöntemini tercih etmesini sağlamamız gerekiyor” dedi.